Yarıyıl tatilinin başlamasıyla birlikte öğrencilere ve velilere çeşitli önerilerde bulunan Psikolog Hatice Sayılı, “Çocuklar düşük notlar alabiliyor. Düşük notlar gelince aileler çocuklarına başarısızlık algısı yükleyebiliyor. Ancak karneler” dedi. Başarı ya da başarısızlık algısı yaratacak bir şey değil, istihbarat belgesi de değil, karnede nelere bakılmalı.” “Düzeltilmesi ve geliştirilmesi gereken noktalar nelerdir?” dedi.
18 milyon öğrenci ve 1,2 milyon öğretmenin yarıyıl tatili, 19 Şubat’ta karne verilmesiyle başladı. 2 Şubat’ta sona erecek olan yarıyıl tatilinin nasıl geçirileceği konusunda önerilerde bulunan Mektebim Koleji Beykent Kampüsü Okul Psikoloğu Hatice Sayılı, şunları söyledi: , “Yoğun bir dönemin sonuna geldik. Çocuklarımız bugün en özel, en keyifli gününü yaşıyor. Eğitimciler olarak bu günleri onlarla paylaşıyoruz. Çok.” “Heyecanlı ve telaşlılar. Çocuklar düşük notlar alabiliyor. Düşük notlar geldiğinde aileler çocuklarına başarısızlık algısı verebiliyor. Ancak karneler başarı ya da başarısızlık algısı yaratacak bir şey olmadığı gibi bir belge de değil. Açıklamada, karnede bakılması gereken, düzeltilmesi ve uyarlanması gereken noktalar olduğu belirtildi. kurmak.
“EVDE AİLE TOPLANTISI YAPILMALI”
Ailelerin tatil döneminde çocuklarına destek ve motivasyon sağlamasının önemine değinen Sayılı, “Bu iki haftalık süreçte ailelerden beklediğimiz bazı noktalar var. Dinlenme ve ödev dönemi olacak. Ancak en önemlisi, en önemlisi bu. ve önerdiğimiz bağ ise sosyallik ve çocuk ile aile arasında o bağın kurulması. Çünkü Çocuklarımız bir dönem okula geldi. Ailelerle daha az vakit geçirildi. Ağır ödevler yapıldı. Şimdi sosyallik, dersler Aileyle birlikte aktiviteler, sosyal alanlar oluşturulmalı. Aileler evde çocuklarıyla birlikte bir masa etrafında toplansın. Aile toplantısı yapalım. Bu çocuğa kişilik ve sorumluluk duygusu katacaktır. “Nerede olacaklarını planlamalılar.” Bu toplantıda ziyaret edebilirsiniz. Kararlar birlikte alınmalı. Park ziyareti, sanat, kültür, sinema saatleri gibi etkinlikler düzenlemeliler. Toplantıda bu konuların tartışılması, konuşulması aile-çocuk bağlarını güçlendirdiği için çok değerli” dedi.
“TATİL BOYUNCA BAZI GÖREVLERİ UNUTMAYIN”
Sayılı, sözlerine şunları da ekledi:
“Aslında tatil aynı zamanda bir dinlenme dönemidir. Televizyon, tablet, dinlenme, seyahat gibi bazı görevlerimizi unutabiliyoruz. Bir süre derslerimize çalıştık, ödevler yaptık. Bunların bu iki dönemde de unutulmasını istemiyoruz. Ailelerin desteği ve motivasyonu sayesinde çocuklarımıza başarısız damgası vurmadan, planlı bir şekilde ödev öğretebiliyoruz.” Bunu yapmak zorundayız. Aslında onlara çok ağır ödevler değil, bahisleri güçlendirmeye yardımcı olacak ödevler veriliyor. Biz ne yaptık? Planlarımızı yaptık, gezdik, ailemizle vakit geçirdik, evde sohbet ettik. Biz de ödevimizi yaptık. Bunları finalde bitireceğiz. Çocuklarımız ikinci döneme çok hazır geliyorlar. Ödevlerini unutmazlar. “Tekrar ediyorlar. Dönemi unutup ikinci döneme bomba gibi hazır geliyorlar.”
“SADECE DÜŞÜK NOTLARA DEĞİL YÜKSEK NOTLARA ODAKLANMALILAR”
Mektebim Koleji Eğitim Müdürü Ferhat Argın şunları söyledi:
Karne çocuğun başarısı veya başarısızlığıyla ilgili bir süreç değildir. Anne babalarımız bunu bir başarı ya da zeka belirtisi olarak görmemeli. Bu da öğrencinin o dönemki performansına ilişkin gerçekte yaşadığı durumları ortaya koymaktadır. Öğrencilerimiz diğer dönemlerde çalışmalarını düzeltme imkanına sahiptirler. Elbette düşük notlar da olabilir. Ama bunların telafisi mümkün. 15 günlük dinlenme süresinde sadece düşük notlar dikkate alınmamalıdır. Ebeveynlerin ve çocukların yüksek notlara bakarak motive olmaları gerekiyor. Çünkü öğrencilerimizin ortaya koyduğu bir performans var. Bunlar çok değerlidir. Öncelikle bu yerlere odaklanmalıyız. “Düşük notlarla ilgili kısmına gelince, öğrencinin bunu nasıl telafi edeceği konusunda tatilde motivasyon konuşmaları yapmamız gerekiyor” dedi.
